Ünlülerin çocukluk anıları

Ekranlardan tanıdığımız birçok ünlü isimin gülümseten ve duygulandıran çocukluk anıları…


Kıvanç Tatlıtuğ: Annesine kök söktürmüş
Adanalı olan Kıvanç Tatlıtuğ, çocukken astım rahatsızlığı nedeniyle sık sık İstanbul’a iğne vurdurmaya geldiklerini anlattı. Tatlıtuğ, annesinin esmer olduğu ve ona hiç benzemediğini söyleyerek yaptığı bir hınzırlık yüzünden annesini nasıl zor duruma soktuğunu şöyle anlattı: “İstanbul’a giderken anneme ‘Bana oyuncak al’ dedim o da söz verdi. Annem eşine dostuna bir şeyler alınca parası kalmamış. Havaalanındayız ‘Hani oyuncak alacaktık?’ dedim, ‘Üstümde para kalmadı. Haftaya geldiğimizde alırım’ dedi. Ben koma derecesinde ayaklarımı yere vurarak hüngür hüngür ağlıyorum. Sonra polis geliyor, ‘Hayırdır bir durum mu var?’ dedi. Ben ‘Annem değil, ben bu kadını tanımıyorum amca’ diyorum. Polis ‘Hanımefendi sizi şöyle alabilir miyiz?’ diyor ve tabii biz uçağı kaçırıyoruz.


Burçin Terzioğlu: Ağabeyinden çok çekmiş
Poyraz Karayel dizisinin yıldızı Burçin Terzioğlu, çocukluğunda ablasıyla birlikte ağabeyinden çok çekmiş. Terzioğlu ağabeyinin yaptığı eşek şakalarını şöyle anlatıyor: “Kabloları ayırıp ablamla bana tutturur bize elektrik çarptırırdı. Yanan sıcak ampulu çıkarıp tut diye bana atardı. Tutunca ellerim yanardı.”


Burcu Esmersoy: Anne – Baba özlemi çekti
Çocukken bir aileye sahip olamadığını söyleyen Burcu Esmersoy “Burcu Esmersoy olabilmemin en büyük sebebi belki de annebaba sevgisinden yoksun yetişmemdir. 22 sene boyunca babaannem ve dedemle birlikte yaşadım, annemin kayınvalidesi vefat edene kadar 12 sene kadar anneme teyze dedim. Ben yere düştüğüm zaman anneciğim diye değil babaanneciğim diye ağlarmışım” diyerek duygusal bir çocukluk yaşadığını açıkladı.


Tarkan: ‘Dom Dom ile göbek atardım’
Tarkan Ekim 1972’de Almanya’nın Frankfurt şehri yakınlarındaki Alzey’de dünyaya geldi. Altı çocuklu ailenin beşinci çocuğuydu. 14 yaşına kadar orada yaşadı. Çocukluğundan itibaren şarkı söyleyip dans etti. 14 yaşında ailesi Türkiye’ye kesin dönüş yapınca Karamürsel’de yaşamaya başladı. Tarkan çocukluğundan şöyle bahsetti: “Almanya’da doğdum büyüdüm. Türkiye’deki sanatçıların kartpostallarını biriktirirdim. Sezen Aksu tabii ki hep vardı. Pop idolümdü. Çok güzel sözler, müthiş yorum. Bir de alaturka müzik dinlerdim. Evde sürekli Zeki Müren çalardı. İbrahim Tatlıses bile dinlerdim. Çünkü o zamanlar, Almanya’da onun türküleri çok meşhurdu. ‘Dom Dom Kurşunu’ türküsüyle göbek bile atardık.”


Cem Yılmaz: ‘Çok sokağa çıkmazdım’
Cem Yılmaz’ın çocukluğu İstanbul Samatya’da ve Bahçelievler’de geçti. Cem Yılmaz çocukken çok fazla sosyal olmadığını evden fazla çıkmadığını söylüyor: “Samatya’da dünyaya geldim. Çok sokağa çıkan gezen bir insan değildim. Gezi kültürüm yoktu. Ortaokula kadar semtin dışına çıkmadım. İlk Taksim’e lisedeyken gitmişimdir. Çok arkadaşım olmadı çocukken. Ben ortaokulda da komik birisiydim ama şaka yapacak kimse yoktu.


Kadir İnanır: Babası sevinçten ateş açmış
Lise 1. sınıfta Ordu Fatsa’dan ayrılıp İstanbul’da okuyan Kadir İnanır, tatilde ailesinin yanına gitmiş. Fındık bahçesinin içindeki patika yoldan geçen İnanır, art arda silah sesleri duyunca çatışma çıktı sanmış. Yerde sürünerek eve ulaşan İnanır, gerçeği eve gidince öğrenmiş. İnanır’ın otobüsten indiğini gören rahmetli babası meğer sevinçten havaya ateş açmış.


Ata Demirer: Minübüste altına kaçırmış
Usta oyuncu ve komedyen Ata Demirer, okul servisinde altına kaçırmış. İşte kendi ağzından o hatıra: “Okul minibüsünde altıma kaçırmıştım! Hiç belli etmedim! Ben de arkadaşlarım gibi ‘Kim yaptı’ oynadım! En iyi oyunculuğumdu.”